Rönesansın Kalbi: Floransa
Rönesansın Kalbi olarak bilinen ve Avrupa’nın en eski sanat merkezlerinden biri olan Floransa; müzeleri, sanat galerileri, tarihi binaları ve yetiştirdiği ünlü sanatçıları ile milyonlarca sanatseverin seyahat tercihinde en başta bulunuyor.
İtalya turlarının olmazsa olmaz şehirleri arasında yer ala Floransa, İtalya’daki Toskana Bölgesi’nin başkentidir. Avrupa’yı sanat ve edebiyatla tanıştıran Rönesans hareketinin doğum yeri olduğu bilinen bu şehir dünyanın kültür, sanat, tarih ve mimari merkezlerinden biri olarak kabul edilmektedir. Bu şehrin her noktasında dünyaca ünlü Leonardo da Vinci, Michelangelo ve Dante gibi sanatçıların bıraktığı izlerle karşılaşabilir, bu sanatçıların gözünden Rönesans estetiğine şahitlik edebilme imkanı bulabilirsiniz. Şehrin inşasının büyük bir kısmı Rönesans döneminde gerçekleştirildiği için Floransa’nın merkezi UNESCO dünya tarih mirası listesindedir.
Bu şehrin sokaklarında, mimarisinde, sanat eserlerinde tarihin izleri açıkça görülebilir. Romalılar döneminde kurulan Floransa köklü bir tarihe sahiptir. İsmini baharın gelişi için yapılan kutlamalardan aldığı düşünülmektedir. Orta Çağ’da ticaretin önem kazandığı bir döneme şahit olan bu şehrin yükseliş dönemi, Rönesans döneminden sonra Floransa’nın lideri olarak kabul edilen yaklaşık 300 yıl hükümdarlık sürmüş Medici Ailesi ile başlamıştır. Bu aile din ile sanatı birleştirerek kurumlar oluşturarak fark yaratmıştır. Yine bu aile döneminde sanatsal ve entelektüel durumlara fazlalıkla yer verilmiştir.
Floransa’ya yapacağınız gezi için en uygun ve en elverişli zaman İlkbahar ve Sonbahar olarak kabul edilir. Bu tarih kokan şehirde gezi rotanıza ekleyeceğiniz noktalara gelirsek eğer yazımızın devamını okumanızda fayda var.
Floransa Katedrali
Şehrin en güzel sembollerinden sayılan bu katedral gotik tarzda 7. yüzyıldan kalma Santa Reparata Kilisesi alanı üstüne inşa edilmiştir. Girişin ücretsiz olduğu Floransa Katedrali, kubbesi ve girişinde bulunan saati ile ilgi çekmektedir.
Uffizi Galerisi
Vasari’nin en önemli eseri olan bu yapı bugün dünyanın en önemli galerilerine ev sahipliği yapmaktadır. Giotto, Botticelli, Leonardo da Vinci, Micheangelo, ve Raffaello gibi dünyaca ünlü sanatçıların eserleri bu müzede sergilenmektedir. Girişi ücretlidir.
Piazza della Signoria
Şehrin önemli meydanlarından Piazza della Signoria, antik rönesansı temsil eden heykelleri ile dikkat çekmektedir. Michael Angelo’nun “David” isimli çalışmasının bir kopyası, Bandinelli’in “Herkül ve Cacus”, Ammannati’nin “Nettuno” eserleri bulunmaktadır. Bu meydan döneminde birçok zafer sahnesine de ev sahipliği yapmıştır. Vecchio Sarayı olarak da bilinen Floransa Belediye Binası gibi meydanda; İtalya’nın en iyi sanat müzesi Galleria delgi Uffizi de görülebilir.
Ponte Vecchio
Arno Nehri üstündeki en eski ve en ünlü köprüdür. Şehrin sembollerin sayılan bu köprü Floransa Eski Köprü olarak da bilinmektedir. Köprü, Uffizi ile Medici Sarayını birbirine bağlamaktadır. Bu köprü, Medici günlerinden günümüze çoğunluğu mücevher dükkanlarından oluşan dükkanları barındırır. Ayrıca köprünün üstünde Floransalı kuyumcu ve heykeltıraş Benvenuto Cellini’nin büstü de bulunmaktadır.
Palazzo Vecchio
Vecchio ya da Signoria Sarayı olarak bilinen saray, Eski saray anlamına gelmektedir. Günümüzde Floransa Belediye Binası olarak kullanılmaktadır. Kale görünümündeki saray, Medici Ailesi de dahil olmak üzere birçok yetkili insana ev sahipliği yapmıştır. Sarayın ana kapısı dışında Michelangelo’nun “David” heykeli vardır. Ayrıca Verrochio’nun “Putto” ve Giorgio Vasari’nin duvar resimleri gibi Rönesans Döneminin önemli heykel ve resimleri de bu sarayda görülebilir. Girişi ücretlidir.
Palazzo Pitti
Pitti Sarayı, 1457 yılında Pitti ailesi için inşa edilmiştir. Günümüzde Palazzo Pitti’de Floransa’nın en önemli müzeleri bulunur. Bu sarayda bulunan müzelerde; Medici Ailesine ait eşya ve hazineler, 16. ve 17. yüzyıla ait resim çalışmaları ayrıca porselen ve kostüm galerisi görülmeye değer.
Boboli Bahçeleri
Servi ve çam ağaçlarıyla kaplı bu bahçe dinlenmek için ideal bir yerdir. Serinletici çeşmeleri, yapay sarkıtlı mağaraları ile bu Barok bahçe oldukça ilgi çekicidir.
Battistero di San Giovanni
Andrea Pisano ve Lorenzo Ghiberti tarafından sekizgen şekilde yapılmış, bronz kapıları ile ünlü bir vaftizhanedir. İç dizaynında Orta Çağ mozaikleri kullanılmıştır.
Basilica di Santa Croce
Bu kilisede Galileo, Michelangelo, Machiavelli, Dante ve diğer önemli birçok insanın anıt mezarının bulunmaktadır.
Giotto Campanile
Floransa ve civarının 360 derece panoramik manzarasını izleyebileceğiniz bir çan kulesidir. Giotto tarafından Floransa gotik mimari tarzında tasarlanmıştır. Dikkat çekici mermer süslemelere sahip bu kule girişi ücretlidir.
Her ne kadar İtalya’nın moda başkenti Milano olsa da Floransa’da kıyafet alışverişi konusunda size zarif ve zevkli seçenekler sunuyor. Özellikle deri ürünleriyle ünlü bu şehirde antika ve mücevher mağazalarını da gezebilirsiniz.
Floransa, turistik özelliği haricinde öğrenci şehri olduğundan eğlence hayatı ile de oldukça ünlüdür.
Floransa mutfağı, Yunan ve Romalılardan etkilenmiş zengin bir mutfaktır. Floransa’da İtalyan mutfağı haricinde dünya mutfağından seçeneklerde bulabilirsiniz. Burada yani Toskana bölgesinde hazırlanan yemekler genel olarak basit ancak leziz tariflerdir. Yoğun emekle ve yine bölgede yetişen zeytinlerden elde edilen yağ ile hazırlanan yemekler oldukça lezzetli ve sağlıklıdır. Floransa’da yemek yiyebileceğiniz pek çok alternatif mekan bulunmaktadır.
Orta büyüklükteki bu Avrupa kentinde şehir içi ulaşım oldukça kolaydır. Otobüs, tramvay, taksi, özel araç, bisiklet ve yürüme şehir içi ulaşımda kullanılabilecek ulaşım tercihleridir. Şehir merkezindeki birçok noktanın birbirine yakın olması sebebi ile özellikle yürüyüş oldukça popüler bir ulaşım seçeneğidir. Ayrıca bu turizm merkezinin konaklama alternatifleri bir hayli fazladır.
Rönesans estetiğine şahitlik edebilme imkanı sunan bu tarih kokan şehri sizler için kaleme aldık. Gezi rotanıza eklemenizi tavsiye ettiğimiz İtalya’nın görülmeye değer eşsiz bir mimariye sahip bu şehri için şimdiden iyi seyahatler diliyoruz.