Her Adımında Tarih Yatan, Taraklı
Sokakları ve evleri ile buraya masal diyarı diyebiliriz. Eski adı “ Dablar” olan Taraklı’nın Hellenestik dönemde “Bytinia” adını alan bölge içinde olduğu bilinmektedir. Taraklı’nın Osmanlı Beyliği topraklarına katılışı Beyliğin Anadolu Selçuklu Devletine yarı bağımlı olduğu yıllara rastlar. Evliya Çelebi Seyahatnamesinde bahsedildiği üzere İlçede halkın şimşir kaşık ve tarak yapması nedeniyle adının Yenice Tarakçı olarak anıldığı belirtilmektedir. Bu isim zamanla Taraklı olarak değişmiştir.
Taraklı, Marmara Bölgesinin doğusunda Sakarya İli sınırları içindedir. Marmara bölgesinde olmasına rağmen Karadeniz ikliminin sahip olduğu bu kasabada doğal bitki örtüsünü ormanlar oluşturmaktadır. Dağların ve ormanların etekleri fundalıklarla kaplıdır. Taraklı, doğa turizmi açısından da önemli bir adrestir. Hark kanyonu ve Mağarası, Karagöl Yaylası, Güngörmez Şelalesi, Kemer Köprüsü, Acısu, Hıdırlık Tepesi, Gürleyik Suyu, Belengermesi, Hamza Pınarı, Çile Pınarı, Ak Çeşme ve Çoban Çeşmesi’yle; Taraklı’nın doğal güzelliklerini keşfedebilirsiniz.
Çevresi yemyeşil çam, kayın, köknar ve meşe ağaçları ile kaplı Karagöl Yaylası, oksijenli havası ve soğuk içme sularıyla doğal bir tedavi merkezi. Yaylada çeşitli şenlikler düzenlenir. Ahşaptan yapılmış yayla evleri de ilgi çekmektedir. Karagöl yaylasındaki göl, piknik yapmak ve kamp kurmak isteyenler için ideal bir manzara. Sadece doğa severlerin değil; son yıllarda yamaç paraşütü, kanyoning ve yürüyüş meraklılarının da buraya rağbet etmesini sağlayan noktalardan birisidir.
Hisar tepesi’ndeki iki su sarnıcı MÖ.1000- MÖ. 2000 yılları arasını tarihlemektedir. Halk dilinde “Kara Değirmen” olarak anılan, beş taşlı veya iki taşlı su değirmeni günümüzde köylüler tarafından kullanılmaktadır. Yusuf Bey Mahallesi’nde yer alan 7 asırlık çınar ağacı da tüm heybetiyle ziyaretçilerini karşılamaktadır. Tarihi dokusunu muhafaza etmeyi başaran Taraklı’da Osmanlı ahşap mimarisinin en güzel örneklerini görebilmeniz mümkün. Tarihi evlerin bazıları 3 asrın üzerindedir. Bu evlerin genel karakteristiği Osmanlı şehir dokusunu oluşturan üç katlı ev biçimidir. Sakarya’nın eski Osmanlı evleriyle ünlü tarihi Taraklı, son zamanlarda tarihi eserlerin onarılması ve yoğun tanıtım çalışması ile turizmin gözdesi olmayı başardı. 100′ü aşkın tescil edilmiş ev ve konaklarıyla ve Mimar Sinan tarafından yaptırılan 493 yıllık Yunus Paşa Camisi ile Taraklı kendisine hayran bırakıyor. Yavuz Sultan Selim’in Mısır Seferi sırasında Vezir-i Azamı Yunus Paşa tarafından 1517 yılında yaptırılan Yunus Paşa Camii, kubbesinin kurşun ile kaplı olduğundan, halk arasında “Kurşunlu Camii” olarak da anılır. Bağdat Yolu üzerinde olduğundan kervanların konakladığı ve yılların eskitemediği tarihi bir handa bölgede bulunmaktadır.
Tarihi mekanlar arasında kalan ve tarih kokan dar sokakları Arnavut Kaldırımı mimarisinde yapılmıştır. Hacıyakup Paşalar köyündeki Bizans döneminden kalma kil hamamı kaplıcaları hastalıklarına şifa arayanlar tarafından tercih edilmektedir. Kas-iskelet hastalıkları tedavisinde, ortopedik operasyonlar sonrası uzun süreli hareketsiz kalma durumlarında fizik tedavi çalışmalarında, stres ve psikolojik rahatsızlıklarda ve spor yaralanmalarında; kaplıcanın şifalı sularının tedavi edici özelliklerinden faydalanılmaktadır.
Yolunuz bu yöreye düşerse eğer; keşkek ve nohutlu et yemeğini tatmanızı tavsiye ederiz. Ayrıca buğday ve sudan yapılan uhut adı verilen tatlıyı da denemelisiniz. Hatıra amaçlı olarak çok eskilerden bu yana yapılan “şimşir kaşık ve tarak” almanızı öneririz.
Genellikle günübirlik olarak ziyaret edilen Taraklı’da butik otellerde bulunmaktadır.